Yaşam

Barbie Gibi Görünmek İstemek Bir Hastalık mı? Barbie Bebek Sendromunu İncelemeye Hazır mısınız?

Nasılsın? ? Barbie filmleri ve oyuncuları son zamanlarda gündemden düşmüyor değil mi? Barbie artık sadece çocukların değil yetişkinlerin de hayatında önemli bir yere sahip. Akla pembe gelen her şey hemen Barbie’nin aklına gelir. Ama her zaman mükemmel görünen Barbie’nin aslında bizim için bir tehdit oluşturabileceğini hiç düşündünüz mü? Gelin barbie bebek sendromuna birlikte bir göz atalım, ne dersiniz?

Barbie bebek sendromu nedir?

‘Barbie Bebek Sendromu’ veya sıklıkla ‘Barbie Sendromu’ olarak adlandırılan durum, bireylerin Barbie bebeğin fiziksel görünüm standartlarına ulaşma isteğini ifade eder. Bu, bu imkansız standartları elde etmek için ortaya çıkar ve bir vücut dismorfik bozukluğu biçimi olarak kabul edilir. Bu sendrom, ideal hoşluk anlayışının bozulması sonucu ortaya çıkmakta ve sıklıkla bireyin kendi beden algısının bozulmasına yol açmaktadır. Bu, bir kişinin sağlıklı bir yaşam sürmesini zorlaştırabilir ve zihinsel sorunlara neden olabilir.

Barbie gerçek bir insan olsaydı…

Barbie insan olsaydı 168 cm boyunda ve 45 kg ağırlığında olurdu. Ancak bu durumda vücuttaki yağ oranı o kadar azalır ki adet döngüsü durur. Ayak numarası Amerika’da 3, Avrupa’da 34,5 olacaktır.

Barbie’nin uzun bacakları, ona bir ‘pinup’ modeli görünümü vermek için özel olarak tasarlanmıştır.

Barbie, kum saati figürü, ‘son derece büyük’ ​​göğüsleri, ‘uzun bacakları, dolgun dudakları ve mükemmel saçları’ ile çocuk oyuncağı olmasına rağmen ‘biyolojik olarak imkansız’ bir görünüme sahiptir. Anatomik olarak imkansız olan bir başka özellik de Barbie’nin ‘meme uçları ve cinsel organları’ olmamasıdır.

Sadece çocukları ve gençleri değil yetişkinleri de etkiler.

Barbie Bebek Sendromu, kadınların ideal vücut ve hoşluk standartlarına ulaşma çabalarını anlatan bir durumdur. Bu, ince bir bel ve uzun bacaklar gibi belirgin özelliklerle kendini gösterir ve kadınların vücutlarıyla yoğun bir şekilde ilgilenmelerine neden olur. Bu sendrom günümüzde de varlığını sürdürmekte ve sosyal medyanın da etkisiyle yayılmaktadır. Kadınların kusursuz görünme isteği estetik operasyonlara yönelmesine, kozmetik kullanımına neden olabilmesine ve güzelliğine çok fazla ilgi duymasına neden olabilir. Bu durum bir zamanlar daha çok gençliğin orta yaşlarında görülürken, artık yetişkinliğin orta yaşlarında da yaygın hale gelmiştir.

Masallar da harikadır.

Uyku Keyfi ve “Barbie ve Külkedisi” gibi peri masalları, bir kızın sevgi ve prestij kazanması için güzel olması ve iyi giyinmesi gerektiğine dair ifadeler içerir. Bu mesajlarla büyüyen kızlar özgüveni yanlış tanımlar ve zekanın, cömertliğin ve tutkunun bedelini takdir edemezler. Aynı zamanda çocukların maddi şeylerde özgüven bulmaya çalışmasına neden olur.

Erkekler de bu sendromdan etkilenebilir.

Barbie’nin sadece kızların ilgisini çektiği düşünülse de yan ürünü olan Ken, erkek çocuklarına da hitap ediyor. Hatta bazı erkekler Ken oyuncak bebeklerine benzemek için estetik ameliyat bile geçirirler. Bu durumun en çarpıcı örneği ise 34 yaşındaki Amerikalı Justin Jedlica. Kendini bir Ken bebeği gibi göstermek için vücudunun her yerine hızla implantlar yerleştiren Jedlica, çok sayıda ameliyat geçirdi ve hatta kör olma riskini aldı. Ancak tüm bu risklere rağmen Instyle dergisine verdiği bir röportajda estetik operasyonlara devam edeceğini belirtiyor ve ‘Bu konuda yapılacak daha çok şey var’ diyor.

Sosyal medyanın da etkisiyle Barbie gibi olmak isteyenler var.

‘Barbie Sendromu’ adı verilen yeni bir akıl hastalığı, hem psikiyatride hem de plastik cerrahide bilimsel tartışma konusu oldu. Sosyal medyada aktif olarak yer alan ve kendilerine ‘Barbie Bebek’ adını veren bu kişiler, takipçi sayısını artırmak ve hayatlarını daha çekici hale getirmek için hoşa giden ve özen gösterilen konularda paylaşımlar yapmaktadır. Bu sendrom, kişinin kendi beden imajını ve özgüvenini etkileyebilir ve önemli zihinsel sorunlara yol açabilir.

İnsan Barbie lakaplı Valeria…

37 yaşındaki Ukraynalı model Valeria Lukyanova, kendisine ‘İnsan Barbie’ lakabını kazandıran bir görünüme sahip. Barbie bebeğin eşsiz görüntüsünü yansıtmak için çeşitli estetik operasyonlardan geçen Lukyanova, bu etkiyi daha da artırmak için göz makyajı ve kontakt lenslerle doğal yeşil, gri ve mavi gözlerini vurguluyor. Göğüslerine estetik müdahale yaptıran model, günlük spor salonu rutini ve özel diyeti sayesinde vücudunun geri kalanının doğal ve ince bir yapıya sahip olduğunu belirtiyor.

Peki aileler ne yapmalı?

Barbie bebek sendromu, özellikle ergenlik çağındaki genç kızların yaşadığı bir durumdur. Bu sendromda genç kızlar kendilerini Barbie bebek olarak görmek isterler ve bu onların şirinlik algısını etkileyebilir.

Bazı kişiler Barbie bebeklerine benzemek için estetik ameliyatlar yaptırabilir. Ancak bu durum onların sonuç odaklı yaşamalarına ve yaşadıkları aksilikleri gözden kaçırmalarına neden olabilir. Bu sendromun nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte bireylerin beden algısındaki sorunların bu duruma neden olabileceği düşünülmektedir. Bu sendromun sonuçları oldukça ürkütücüdür.

Bireyler Barbie bebeklere benzemek için estetik operasyonlar geçirebilir ve bu durum sağlıklarını riske atabilir. Ayrıca arzu ettikleri görünüme ulaşamadıkları için çeşitli psikiyatrik hastalıklarla karşılaşabilirler.

Bu nedenle aileler çocuklarına oyuncak seçerken dikkatli olmalı ve onlara bu karakterlerin gerçek olmadığını anlatmalıdır. Bu sendrom tedavisi zor, önemli sorunlara yol açabilen ve profesyonel bir ruh sağlığı grubu tarafından takip ve tedavi edilmesi gereken bir durumdur.

Barbie bebek sendromunu hiç duydunuz mu? Yorumlarda konuşalım? Ayrıca diğer içeriklerimiz için?

habergercus.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu